Muğla Teknoloji ve Kültür Koleji - RESİM KULÜBÜ

Özel Muğla Teknoloji ve Kültür Okulları Resim Kulübümüz heykel çalışmaları kapsamında Kil Çamuru ile rölyef uygulamaları ile çalışmalara başlıyor.
Daha sonra da büyük heykellere; torslara, sfenkslere vb. yontulara geçmeyi hedefliyor. Öğrencilerimizin büyük bir hevesle ve merakla yaptığı çalışmalara daha da heyecan katması açısından; yağlı boya, heykel, karakalem (desen-imgesel), ebru ve grafik çalışmaları olmak üzere dönüşümlü tanıtım ve uygulamalar sene boyunca döngüsel olarak yapılmaktadır.

Kulüp etkinlikleri bazında yapılan çalışmaların yanı sıra çeşitli resim yarışmaları, şenlikleri ve sergilerine katılarak çocuklarımızın özgüven, kendini ifade etme gibi kişisel gelişimlerine katkı sağlamayı Resim Kulübü olarak hedeflemekteyiz.

ÇOCUK VE SANAT

Çocukların entelektüel, duygusal ve estetik yaşamının gelişmesinde etkin bir rol oynayan SANAT, bu özelliğini bütünleyici olmasından alır. Eğer sanat olmazsa konuşma dünyası araçsız kalır. Sanat, çocuklardaki enerjiyi ve var olan kapasiteyi ortaya çıkarırken onların kendini ifade etmesine olanak verir.

Çocuğun saflığından kaynaklanan ve dahi olarak nitelenen Çocuk Yaratıcılığı, onun içgüdüsel olarak gerçeklerin farkında olmasından kaynaklanır. Çocuk gerçeği doğal olarak görür ve gösterir. Okul öncesi yaşta başlayacak bilinçli sanat eğitimi, çocuğun gelecekte kullanacağı evrensel çok yönlü yaratıcı dilini oluşturmasına olanak sağlar.

Resim ve çizim konsantrasyonu kendi kendine disiplin kazandırır. Böylelikle iyi çalışma alışkanlıklarına yönlendirir. Resimde kompozisyon, renk ve ilişkiler izleyiciye aynı anda sunulduğu için çocuklar içinde bulundukları geri yansıtım olan davranışları ve tercihleri ortaya koyarlar.

Çocuk Sanatı, çocuğun akademik performansını, onun öğrenme sürecinde güven vererek geliştirir. Çünkü sanatta GÜVEN ve KABUL diğer alanlara yansır.

Sanat, çocukları yaratıcı buluşlara ve kendi kendini anlatabilmesine yardım eder. Çünkü öğrenciler sanat yolu ile değişik problemleri hangi çözümlere ulaştıracaklarını görürler. Aslında çocuk, yaratırken her çalışmada kendinden bir parça sergiler. Duygu, heyecan, dünya görüşü ( çevre faktörü ) bu yaratma olayında etkendir.

Sanat eğitimi alan çocuk ile almayan okul öncesi sanat eğitimine başlayan çocuklar arasında büyük farklılıklar görülür. Günümüzde sanat eğitimi ihtiyaçlara cevap verebilmek için çok yönlü olmak zorundadır. Çocuk doğal olarak yaratıcı fikirlerle dolu olarak keşfetmeye hazır bekler. Önce fikirleri, hayal gücü kışkırtılmalı sonra resim, heykel, seramik, drama birlikte yer değiştirilerek kullanılmadır. Sanatın çok yönlü yapısıyla birlikte gelişen çocuklar ( Resim-Heykel-Seramik-Müzik) ileride hızla gelişen teknolojiye çok yönlü düşünebildikleri için daha kolay uyum sağlarken geçmişi de daha iyi anlayabileceklerdir.

Bu durumun gerçekleşmesi için çocukların öğrenme sürecinde özgür olmaları gerekir. Araştırma, deneme, hata yapma, hatalarını kendi kendilerine düzeltmeleri için onlara fırsatlar tanınmalıdır. Duyu organları ile materyallerin, şekillerin ve renklerin bilinmeyen özelliklerini keşfetmeleri için özgür bir ortam sağlanmalıdır. Bu ortamda çocuklar kendilerini en mükemmel şekilde ifade edebileceklerdir.

Çocuklar bilgileri organize etmede ipuçlarından yararlanırlar. Var olan açıklamalardan hareket ederler ve çevre ile etkileşimde bulunurlar. Böylece deneyim kazanırlar. Sanat Eğitimi verilirken konu içinde belli bir drama şeklinde, belli karşılıklı soru-cevap olarak beyin fırtınası başlatılabilmeli ki böylece çocukta o konunun içine derinlemesine girebilmelidir.

Çocukların öğrenme sırasında kullandıkları en önemli mekanizmalardan biriside algıdır. Algı imgeyi akılda tutma, belirli ilişkilerin farkında olma yeteneğidir.

Çocuk Sanatı, çocuklara geçmiş ile gelecek arasındaki bağı sağlam kurmaya hazırlarken yetişkinlerde çocuklarının aklen ve duygusal olarak nasıl geliştiklerini göstererek rehberlik edecektir. Biz yetişkinlerin görevi, çocuğa dünya ile iletişim kurma aşamasında karşılaştığı engellerle başa çıkabilmesi için ona yardım etmektir. Ancak bu yolla yaratıcı, bağımsız ve üretici bireyler yetiştirmemiz mümkün olacaktır.

Melek Oral Koray,Ph.D.